top of page
Yeşim Ateşçi

Sevmediğimiz alışkanlıklarımızı bırakmak için onları kucaklamak


Görsel: static1.squarespace.com

Geçen hafta “Yeni alışkanlıklar oluşturmak ve onları ritüellere dönüştürmek için sekiz adım” adlı makalemi yazdıktan sonra bu hafta da sevmediğimiz alışkanlıklarımızı bırakmak için neler yapabileceklerimizi yazmak istedim. Öncelikle “sevmediğimiz alışkanlıklarımız” dedim ama aslında burada kastetmek istediğim, “bize hizmet etmeyen alışkanlıklarımız”. Öncelikle bunları tespit etmemiz ve bu alışkanlıkları hangi ihtiyaçlardan dolayı yaptığımızı fark etmemiz gerektiğine inanıyorum. Bunu yapabilmek için de bu alışkanlıklarımızla duygularımız aracılığı ile bağ kurmamız ve onları kucaklamamız gerek bence. Bize ne hissettiriyorlar ve neden bırakmak istiyoruz? Bu alışkanlıklarımızı yapmamızı sağlayan ihtiyaçlarımızı bize hizmet edecek şekilde nasıl karşılayabiliriz? Bunlar üzerine düşünmenin kıymetli olacağını düşünüyorum. Bunun için gelin birkaç soruyu birlikte cevaplayalı

SANA HİZMET ETMEYEN ALIŞKANLIKLARIN NELER?

Sevmediğimizi düşündüğümüz ama aslında bize hizmet etmeyen alışkanlıklarımız neler? Ben örnek olarak özellikle yas dönemlerimde ve depresif zamanlarımda zaman zaman sığındığım ve aslında bana hizmet etmeyen alışkanlıklara ve de danışanlarımın en çok sıkıntı yaşadığı alışkanlıkları sıralayacağım. Sağlıksız beslenme, abur cubur, uykuya kaçma, sosyal medya bağımlılığı, aşırı tv/dizi izleme, sigara içme, sınır koyamama, alkol, uyuşturucu, tek gecelik ilişkiler, dağınıklık, düzensiz yaşam, uyku düzensizliği, öfke patlamaları, kötü zaman yönetimi, alışveriş, aşırı para harcama … bu listeye daha pek çok şey ekleyebiliriz. Bu alışkanlıklar konfor alanımızda olup, en azından bizim için kolaylıkla erişebileceğimiz alışkanlıklar. Bunları neden yaptığımızı ve bırakmanın neden güç olduğunu birkaç soru daha sorarak anlayamaya çalışalım ve kendimizle bağ kuralım.

BU ALIŞKANLIKLARI YAPTIKTAN SONRA NE HİSSEDİYORSUN?

Herkes için hissedeceği şeyler farklı olacaktır. O yüzden birkaç örnek vermek istiyorum. Baktığınızda bunların bir kısmı alışkanlıktan çok bağımlılık yaratan davranışlar. Yemek yeme – yemeğe aç olmak, pek çok şeye açlığımızı gösterebilir. Benzer bir yazım vardı, “Neye açsın?” diye. Bu yazıda, neye aç olduğumuzu bulmak için birkaç adım sıralamıştım , onu ayrıca buradan okuyabilirsiniz. Yemek yedikten sonra örneğin kendimizi tok hissedebiliriz, tokluk memnuniyete benzer bir duygudur. Ya da mutlu oluyoruzdur. Sigara içmek bazımızı rahatlatırken bazımızı o anlık hafifletir ya da cesaret verir. Dizi ya da televizyon izlediğimizde kendimizi eğlenmiş hissedebiliriz. Uykuya kaçtığımızda dinlenmiş ve rahatlamış hissedebiliriz. Yalnız bu davranışlar bağımlılığa dönüştüğü zaman, mesela aşırı yemek yediğimizde ve kilo aldığımızda bu bizde kızgınlık ve mutsuzluğa neden olabilirken, sigara içmenin sağlığımıza zarar verdiğini fark ederiz ve kendimizi suçlu hissedebiliriz ve hatta utanırız ve kızarız.

BU ALIŞKANLIKLARIMIZI NEDEN BIRAKMAK İSTİYORUZ?

Bize hizmet etmeyen birçok alışkanlık bağımlılığa dönüşerek aslında zamanımızdan, düzenimizden, paramızdan ve huzurumuzdan çalarak bizi rahatsız eder. Başta bizde memnuniyet uyandırıcı duygular uyandırırken, bir zaman sonra kendimize karşı pişmanlık, kızgınlık, sevgisizlik, bıkkınlık, utanç hatta korku gibi duygular uyandırırlar. Hayatımızın bir parçası olmuşlardır ve kısırdöngüye dönüştükleri için de bırakmakta zorlanırız. Yerine yeni alışkanlıklar koymak içinse bu alışkanlıklarımızı bırakmamız gerekmektedir. Ama burada çok önemli bir nokta var, bunları bırakmaya çalışırken, lütfen nefretle değil sevgiyle bırakın. Çünkü aşağıda sayacağım üzere pek çok ihtiyacı karşılamak amacıyla yönelmiş olabiliriz bunlara. Fakat artık bize hizmet etmediklerini anladığımızda bırakmak bizim seçimizdir. Bu seçimi de yaparken kendimizi gözetmek ve mutlaka yerlerine bize hizmet eden alışkanlıklar koymalıyız.

PEKİ BU ALIŞKANLIKLAR HANGİ İHTİYAÇLARIMIZI KARŞILIYOR?

Bize hizmet etmeyen alışkanlıklarımıza başlama nedenimiz belirli ihtiyaçlarımızın olmasıdır. Bu ihtiyaçlarımızı da önce konfor alanımızda olan alışkanlıklarla karşılamaya çalışırız. Yine birkaç örnekle bu ihtiyaçları açıklamak istiyorum. Bu sayacağım ihtiyaçların sadece biri ya da bir kaçı ya da belki de bambaşka bir ihtiyaç olabilir sizdeki, lütfen kendinizle bağ kurup ve ihtiyaçlarınızı gözetip öyle cevaplayın.

Örneğin uykuya kaçma alışkanlığı: güven, huzur ya da dinlenme ihtiyaçlarımızı karşılıyor olabilir. Yemek yeme alışkanlığı: yalnızlık, ilişki ya da korunma ihtiyaçlarımızı karşılıyor olabilir. Dizi/tv izleme, sosyal medya bağımlılığı: sosyalleşme, görülme, duyulma, iletişimde olma ya da ilişkide olma ihtiyaçlarımızı karşılıyor olabilir. Sigara içme: hafifleme, sosyalleşme, aidiyet ya da ciddiye alınmak ihtiyaçlarımızı karşılıyor olabilir. Dağınık olma: özgür olma ya da kendimizi ifade etme ihtiyacımızı karşılıyor olabilir. Gördüğünüz gibi aslında bize hizmet etmeyen alışkanlıklarımızın bize başta iyi gelmesinin çok önemli bir nedeni var – ihtiyaçlarımızı geçici bir biçimde karşılamaları.

BU İHTİYAÇLARIMIZI BAŞKA NASIL KARŞILAYABİLİRİZ?

Bu ihtiyaçlarımızı bize hizmet edecek yeni alışkanlıklar ve ritüeller geliştirerek ya da belki de önceden yaptığımız ama belirli nedenlerle bıraktığımız alışkanlıklara geri dönerek karşılayabiliriz. Yinelemek istiyorum ki bunlar herkes için değişkenlik gösterecektir. Çünkü hepimiz farklı ve eşsiziz. Lütfen kendi ihtiyaçlarınızı gözetin ve size, sizin hayatınıza hangi yeni alışkanlıklar buna uyuyorsa onları hayatınıza dahil edin. Burada sıralayacağım sadece örnek, belki size ilham olacak, belki çok tanıdık gelecek belki de ne zırvalıyor bu kadın diyeceksiniz. Yukarıdaki örneklerle devam edeceğim tutarlılık olması amacıyla. Uykuya kaçma alışkanlığı: güven, huzur ya da dinlenme ihtiyaçlarımızı karşılıyordu belki onun yerine güven için para biriktirme, huzur için minimal yaşama ya da dinlenme için kitap okuma ya da meditasyonu koyabiliriz. Yemek yeme alışkanlığı: yalnızlık, ilişki ya da korunma ihtiyaçlarımızı karşılıyor olabilir onun yerine sosyal aktivitelerde yer alma, bir kulübe üye olma ya da arkadaşlarımızla sosyalleşmeyi koyabiliriz. Dizi/tv izleme, sosyal medya bağımlılığı: sosyalleşme, görülme, duyulma, iletişimde olma ya da ilişkide olma ihtiyaçlarımızı karşılıyorsa onun yerine, gerçekten dostlarımızla yüz yüze sosyalleşme, bağ kurma ya da sevdiklerimize düzenli ziyaretler yapabiliriz. Sigara içme: hafifleme, sosyalleşme, aidiyet ya da ciddiye alınmak ihtiyaçlarımızı karşılıyorsa onun yerine spor yapma, dans etme ya da belki meditasyon koyabiliriz. Dağınık olma: özgür olma ya da kendimizi ifade etme ihtiyacımızı karşılıyor belki, onun yerine yazı yazmak, dans etmek ya da resim yapmayı koyabiliriz.

Gördüğünüz gibi burada önemli olan ihtiyaçlarımızı fark etmektir ve onları bize hizmet eden alışkanlıklar ya da stratejilerle karşılamaya çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Tekrar tekrar yazacağım, hepsi herkes için farklı olacaktır.

KENDİNİ SEV VE HER ŞEYİNLE KUCAKLA

Sevmediğin alışkanlıkları bırakmak için kendinle bağ kur ve kendini sevdiğin ve sevmediğin alışkanlıklarla kucakla. Ancak o zaman bırakabileceğimize inanıyorum. Düşünsene kendine kızarak ya da bir alışkanlığından nefret ederek onu nasıl bırakabilirsin ki? Barış getirmek için savaşmak gibi bir şey. Kendinle ve alışkanlıklarınla savaşmayı bırak, onları yapmana neden olan ihtiyaçlarını fark et. Tabi en çok kızdığın alışkanlığın da aslında çok kıymetli, kim bilir sana hangi karşılanmayan ihtiyaçlarını hatırlatıyor. Kızdığını fark ettiğin an yavaşla, hisset ve anlamaya çalış; neye ihtiyacın var? Bunu daha farklı nasıl giderebilirsin? Kendine biraz daha nasıl nazik olabilirsin? Kendini biraz daha nasıl sevebilirsin? Bunun için nasıl adımlar atabilirsin?

Kendini çok sev, çünkü sen buna değersin. Kendinle ilişkin iyi oldukça ailenle ve sevdiklerinle de ilişkilerinin otomatik olarak düzeldiğini fark edeceksin. Ya da ihtiyaçlarını daha iyi karşılayan ilişkiler seçeceksin. Hayatın eşsiz ve çok kıymetli, en güzel şekilde yaşaman için seni bekliyor. E hadi o zaman ne bekliyorsun?

Umuyorum ki bu yazı sevmediğin alışkanlıkları bırakman için yardımcı olacaktır. Bunlar yukarıda da belirttiğim gibi benim hayatımda sürekli uyguladığım yöntemler ve Kendini Sevme Sanatı eğitimlerimde de danışanlarıma anlattıklarımdır. Lütfen sorularınızı ve yorumlarınızı postun ya da blogun altına yazın ya da bana info@yesimatesci.com adresinden ulaşın.

Benimle beraber çalışmak istersen, bana info@yesimatesci.com adresinden yaz.

337 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page